www.mevzuattakip.com.tr



Belediye Meclisince Kamu Hizmetine Tahsis Yolunda Karar Alınması


Bu karar; belediye meclisince kamu hizmetine tahsis yolunda karar alınması bir gayrimenkulün kamu hizmetinde kullanıldığını göstermeyeceğinden, haciz uygulanan gayrimenkullerin gerçekten kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığının araştırılarak yeniden bir karar verilmesi hususuna ilişkindir.


T.C.

 DANIŞTAY

3. Daire

Esas   : 2001/2076

Karar : 2003/4814

Tarih : 31.10.2003

 

ÖZET: Belediye meclisince kamu hizmetine tahsis yolunda karar alınması bir gayrimenkulün kamu hizmetinde kullanıldığını göstermeyeceğinden, haciz uygulanan gayrimenkullerin gerçekten kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığının araştırılarak yeniden bir karar verilmesi gerektiği hakkında.

(6183 sayılı AATUHK. m. 62, 70, 88) (1580 sayılı Belediye K. m. 19) (2577 sayılı İYUK. m. 7, 49) (4721 sayılı MK. m. 1019) (492 sayılı Harçlar K. m. 13)

KARAR METNİ:

Temyiz Eden : ... Vergi Dairesi Müdürlüğü

Karşı Taraf   : ... Belediye Başkanlığı

Vekili           : Av....

İstemin Özeti: Davacı belediyenin ödenmeyen vergi borçları sebebiyle... Mahallesinde bulunan 217 ve 6740 s. parseldeki taşınmazları üzerine uygulanan haczi; 6183 s. Yasanın 62''inci maddesinde, borçlunun mal bildiriminde gösterilen veya tahsil dairesince tespit edilen borçlu veya üçüncü şahıslar elindeki menkul mallar ile gayrimenkullerinden, alacak ve haklarından amme alacağına yetecek miktarının tahsil dairesince haczolunacağı, tahsil dairesinin alacaklı amme idaresi ile borçlunun menfaatlerini mümkün olduğu kadar telif etmekle mükellef olduğunun kurala bağlandığı, alacaklı idarece ne kadar sayıda hangi gayrimenkullerin hacze neden olan amme alacağını karşılamaya yeterli olabileceğine yönelik olarak taşınmazların rayiç değerlerine ait yapılan araştırma sonuçlandırılmadan ve borçlunun menfaatini de gözetecek biçimde başka bir araştırma yapılmadan tesis edilen haciz işleminde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle kaldıran Hatay İkinci Vergi Mahkemesinin 10.10.2000 tarih ve E:2000/257, K.2000/538 s. kararının; gayrimenkuller üzerine uygulanacak haczin 6183 s. Yasa hükümlerine uygun olduğu ileri sürülerek bozulması istenmiştir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Tetkik Hakimi: Pelin Akça

Düşüncesi: Dava konusu haczin uygulandığı davacı Belediyenin 217 ve 6740 s. parseldeki taşınmazlarının kamu hizmetine tahsis edilip edilmediği yolunda araştırma yapılarak dava konusu hacizde 1580 s. Yasanın 19''uncu maddesinin 7''nci bendi yönünden kanuna aykırılık bulunup bulunmadığı saptanmadan verilen vergi mahkemesi kararının yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Savcı: Nurten Karaçay

Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 s. İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen sebeplerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve kanuni nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.

Açıklanan sebeple temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Davacı belediyenin personelin ücretinden keserek beyan ettiği ancak ödemediği gelir (stopaj) vergisi borçları sebebiyle belediyenin mülkiyetinde bulunan taşınmazlar üzerine uygulanan haczi kaldıran vergi mahkemesi kararı temyiz edilmiştir.

6183 s. Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Yasanın 88''inci maddesinde, her türlü gayrimenkul malların haczi sicillerine işlenmek üzere haciz keyfiyetinin tapuya tebliğ edilmesi suretiyle yapılacağı, 4721 s. Türk Medeni Yasasının 1019''uncu maddesinde, tapu memurunun ilgililerin bilgisi dışında yaptığı işlemleri onlara tebliğ etmekle yükümlü olduğu kurala bağlanmıştır.

2577 s. İdari Yargılama Usulü Yasasının 7''inci maddesinde, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde dava açma süresinin Danıştay’da ve idare mahkemesinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz tarih olduğu hükme bağlanmıştır. Bu durumda, haczin yapıldığı tarihten, haciz sırasında borçlunun bulunmadığı hallerde ise haczin tebliği gününden itibaren 30 tarih içerisinde davanın açılması gerekmektedir.

Dosyanın incelenmesinden, 4.2.1999 gün ve 356 s. yevmiye numarasıyla tapu siciline işlendiği anlaşılan dava konusu haczin davacı belediyeye duyurulup duyurulmadığı duyurulmuşsa, tebliğ gününe göre davanın süresinde açılıp açılmadığı araştırılmaksızın vergi mahkemesince işin esasına girilerek karar verilmesi hukuka uygun düşmemiştir.

6183 s. Yasanın haczedilemeyecek mallar başlığını taşıyan 70''inci maddesinin 3986 s. Kanunla değiştirilen 1 inci bendinde; mahalli idarelerin malları hariç tutularak devlet malları ile özel kanunlarında haczi caiz olmadığı gösterilen malların haczedilemeyeceği düzenlenmiş, 1580 s. Belediye Yasasının 19''uncu maddesinin 7''inci bendinde ise belediyeye ilişkin vergi ve resimler ile belediyelerin kamuya tahsis edilmemiş ve gelir getirmeyen emval ve eşyası üzerine haciz konulamamasının belediyelerin imtiyazlarından olduğu belirtilmiştir.

Davacı, hacze konu taşınmazların kamuya tahsis edildiğini ileri sürmüş ve belediyeye ilişkin bütün gayrimenkullerin kamu hizmetine tahsisinin kararlaştırıldığı 9.6.1999 ve 10.10.1989 günlü belediye meclis kararlarını dava dilekçesine eklemiştir. Belediye meclisince kamu hizmetine tahsis yolunda karar alınması bir gayrimenkulün kamu hizmetinde kullanıldığını göstermez. Kamu hizmetinde kullanılmadığının belirlenmesi gerekir Bu sebeple haciz uygulanan ve belediyenin imar planında, toptan ticaret merkezi olarak görünen 217 s. parseldeki tarla ile küçük sanayi sitesi olarak görünen 6740 s. parseldeki bahçeli evin gerçekten kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığının araştırılması gerekmektedir. Yukarda sözü edilen davanın süresinde açılıp açılmadığı yolunda araştırma yapıldıktan sonra davada süre aşımı bulunmadığının saptanması halinde, sözü edilen husus incelendikten sonra dava konusu hacizde 1580 s. Yasanın 19''uncu maddesinin 7''inci bendi yönünden kanuna aykırılık bulunup bulunmadığı saptanmak suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.

Açıklanan sebeplerle temyiz isteminin kabulüyle Hatay İkinci Vergi Mahkemesinin 10.10.2000 tarih ve E:2000/257, K:2000/538 s. kararının yukarda belirtilen hususlar değerlendirilerek yeniden bir karar verilmek üzere bozulmasına, 492 s. Harçlar Yasasının 13''üncü maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 31.10.2003 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

... Belediye Başkanlığının, personeline ilişkin ücretlerden sorumlu sıfatıyla kestiği vergileri vergi idaresine ödemekten kaçındığı ve söz konusu tutarları sair faaliyetlerinin finansmanında kullandığı tartışmasızdır. Personelin ücretinden kesilen, beyan edilen ancak ödenmeyen ve davacı belediyenin üzerinde tasarruf yetkisi bulunmayan kesintilerin ödeme emriyle cebren takibine başlanması, ödeme emirlerinin itirazsız kesinleşmesi sebebiyle haciz yoluyla takibinde hukuka aykırılık da yoktur.

Dava, sorumlu sıfatıyla takip edilen davacının mülkiyetindeki taşınmazlardan kamulaştırma yoluyla 12.11.1992 gününde edindiği 6740 s. 4,6 dönüm bahçeli ev ile trampa yoluyla 22.11.1991 gününde edindiği 16 dönüm tarlanın tapu kayıtlarına işlenmek suretiyle konulan hacizlerin kaldırılması istenerek açılmıştır. Davaya konu yapılan hacizlerin davalı vergi dairesi müdürlüğünün 0:1999/440 s. takibine ait olduğu ve 4.2.1999 gününde 356 yevmiye sayısıyla sicil kaydına işlendiği tartışmasızdır. Bunlardan 6740 s. parselin Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulunca 4.4.1994 günlü kararı ile sit alanı olarak koruma altına alınan eski eser olduğu tapu kayıtlarından anlaşılmakta, 217 parselin ise 216 s. parsel lehine geçit hakkı ile sınırlandığı saptanmaktadır.

Dava konusu haczin konulmasından sonra ve 9.6.1999 gününde yapılan belediye meclis toplantısında alınan (2) s. kararla belediyenin güç duruma düşmemesi için, bankalardaki hesap bakiyelerinin itfaiye, sağlık, temizlik, asfalt, yeşil alan, memur ve işçi ücretleri için ayrılmasına ve haciz kapsamı dışına çıkarılmasına, kamu hizmeti için zorunlu ve gerekli hizmet binalarının, araç ve gereçlerin, telefon, faks, telsiz, cep telefonları, temyiz harçları, şahıslardan alınacak alt yapı bedelleri, bütün menkul ve gayrimenkulleri ile bunların kira ve ecri misillerin ise imar planında yer alan otopark, park, bulvar, yeşil alan, çocuk bahçesi, kaldırım, imar yolu yapımı gibi alt yapı hizmetlerinde kullanılmak üzere kamu hizmetine tahsisinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Benzer bir kararın 10.10.1989 günlü ve 3 s. kararla 10.10.1989 gününde de alındığı görülmektedir.

Dava konusu olup 4.2.1999 gününde konulan hacizden dört ay sonra alınan belediye meclisi kararı, bu hacizlerin davacı tarafından bilindiğinin kanıtıdır. Meclisin karar tarihi ıttıla tarihi olarak kabul edilse dahi süresinde dava konusu edilmediği açık olan hacze karşı dava açma süresinin geçirilmesinden sonra tapu müdürlüğünden kayıt örneği istenerek ve bu yazıların bildirimine dayanılarak yeni bir dava açma süresi yaratılamayacağından, davanın süresinde açılıp açılmadığının araştırılmasına gerek bulunmamaktadır.

6183 s. Kanunun 1994 yılında 3986 s. Kanun ile değiştirilen 70''inci maddesinin (1) işaretli bendi, mahalli idarelerin malları ayrık tutularak devlet malları ile özel yasalarda haczinin caiz olmadığı gösterilen malların haczedilemeyeceğini düzenlemiştir.

Belediyenin, toptan ticaret merkezi olarak imar planına aldığı 217 s. Parsel ile küçük sanayi sitesi olarak plana aldığı 6740 s. parselin tapu sicilindeki sınırlamalar ihmal edilse bile temel belde hizmetlerinden de olmayan bu yerlere inşa edilen yapılardaki bağımsız bölümlerin; ilgililere satılmak yahut kiraya verilmek suretiyle işletileceğinde de kuşku bulunmadığından, belediye meclisinin hacizlerden kurtulmak amacıyla aldığı karara dayanılarak kamu hizmetine tahsis edildiğinin kabulüne ve böylece sorumlu sıfatıyla personel ücretlerinden vergi kesmesine karşın vergi dairesine yatırmayan belediyeden olan kamu alacağının tahsilinin önlenmesi hukuka aykırıdır.

Vergi mahkemesi kararının belirtilen sebeplerle bozulması gerektiği görüşüyle Daire kararına katılmıyoruz.

Kaynak: DKD Yıl 2 Sayı 3 Sayfa: 134


Telefon: +90 (312) 473 84 23
E-Posta: [email protected]
Adres: Çetin Emeç Bulvari Hürriyet Cad. No: 2/12 Çankaya ANKARA