![]() |
www.mevzuattakip.com.tr |
T.C.
DANIŞTAY
10. Daire
Esas: 1998/22
Karar: 2000/199
Tarih: 25.01.2000
ÖZET: 4077 s. kanuna göre verilen cezalara ait tahakkuk işlemi aynı kanunun 26. maddesinde ön görülen sürenin sonunda kesinleşir. Dolayısıyla vadesinde belli alacağın tahsili için ödeme emri düzenlenebilir.
(4077 sayılı TKHK. m. 12, 26) (6183 sayılı AATUHK. m. 37)
KARAR METNİ:
Temyiz Eden (Davalı) : ... Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. ...
Karşı Taraf (Davacı) : ...
Vekili : Av. ...
İstemin Özeti: Davacının 4077 s. Kanunun 12. maddesine aykırı hareket ettiğinden bahisle verilen idari para cezasının tahsiline yönelik olarak düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan dava sonunda Ankara 10. İdare Mahkemesi 6.6.1997 gün ve E:1996/1234, K:1997/906 s. kararıyla; dava konusu işlemi iptal etmiştir.
Davalı idare, anılan mahkeme kararının yerinde olmadığını ileri sürerek temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
D.Tetkik Hakimi: Yakup Bal
Düşüncesi: 4077 s. Kanunun 26. maddesinde, 25. maddeye göre verilen para cezalarının, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Yasa hükümlerine göre tahsil olunacağı öngörülmüştür.
6183 s. Kanunun 37. maddesi uyarınca, ödeme zamanı belirsiz kamu alacağının tahsil edilebilecek hale gelmesi, başka bir deyişle kesinleşmiş sayıla-bilmesi için 30 günlük süre verilmesi gerekmektedir.
Ancak borcun bildirimine ait yazının tebliğ tarihi ile ödeme emri tebliğ tarihi arasında otuz günlük süre fiilen geçmiş ise kanun hükmünde ön görülen 30 tarih süre verme şartının gerçekleştiğinin kabulü gerekmektedir.
Bu halde eksik incelemeye dayalı olarak verilen idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı: Bilgin Ansan
Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 s. İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen sebeplerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve kanuni nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü:
Dava, davacının 4077 s. Kanunun 12. maddesine aykırı hareket ettiğinden bahisle verilen idari para cezasının tahsiline yönelik olarak düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılmıştır.
Ankara 10. İdare Mahkemesi, ortada vadesi belirlenmiş ve vadesinde ödenmemiş bir kamu alacağı bulunmadığından 6183 s. Kanunun 37 ve 55. maddeleri hükmü uyarınca davacı hakkında vadesi belirlenmemiş bir kamu alacağı için ihbarname düzenlenmeksizin ödeme emri tanziminde mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemi iptal etmiştir.
Davalı idare, anılan mahkeme kararının yerinde olmadığını ileri sürerek temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
4077 s. Tüketicinin Korunması Hakkında Yasanın 26. maddesinde: "Bu Kanunda düzenlenen her türlü para cezası, idari niteliktedir. Bu cezalara karşı tebliğ gününden itibaren en geç yedi tarih içinde yetkili idare mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz, idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz ve zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. İtiraz üzerine idare mahkemesince verilen kararlar kesindir.
25. maddeye göre verilen para cezalan. Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Yasa hükümlerine göre tahsil olunur." hükmü yer almaktadır.
6183 s. Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Yasanın 37. maddesinde, kamu alacaklarının hususi kanunlarında belirli edilen zamanlarda ödeneceği, hususi kanunlarında ödeme zamanı tespit edilmemiş kamu alacaklarının Maliye Bakanlığınca belirlenecek usule göre yapılacak tebliğinden itibaren bir ay içerisinde ödeneceği, bu ödeme süresinin son gününün kamu alacağının vadesi günü olduğu, 55. maddesinin birinci fıkrasında ise kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere 7 tarih içerisinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları hususunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı belirtilmiştir.
6183 s. Kanunun 37. maddesine göre ödeme zamanı belirsiz kamu alacağının tahsil edilebilecek hale gelmesi yani kesinleşmiş sayılabilmesi için 30 günlük süre verilmesi gerekmekte ise de 4077 s. Kanunun 26. maddesinde cezalara karşı tebliğ gününden itibaren en geç yedi tarih içinde yetkili idare mahkemesine itiraz edilebileceği öngörüldüğünden, cezalara ait tahakkuk işleminin bu süre sonunda kesinleştiğinin, dolayısıyla vadesi belli alacağın tahsili için ödeme emri düzenlenmesi gerektiğinin kabulü gerekmektedir.
Bu halde dava konusu işlemi iptal eden idare mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 s. Kanunun 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne Ankara 10. İdare Mahkemesinin 6.6.1997 gün ve E:1996/1234, K:1997/906 s. kararının gerekçede oyçokluğuyla, esasta oybirliğiyle bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine 25.1.2000 gününde karar verildi.
AYRIŞIK OY
6183 s. Kanunun 37. maddesi uyarınca ödeme zamanı belirsiz kamu alacağının tahsil edilebilecek hale gelmesi, başka bir ifadeyle kesinleşmiş sayıla-bilmesi için 30 günlük süre verilmesi gerekmektedir.
Ancak borcun bildirimine ait yazının tebliğ tarihi ile ödeme emri tebliğ tarihi arasında otuz günlük süre fiilen geçmiş ise kanun hükmünde ön görülen 30 günlük süre verme şartının gerçekleştiğinin kabulü gerekmektedir.
Bu halde eksik incelemeye dayalı olarak verilen idare mahkemesi kararının belirtilen gerekçeyle bozulması gerektiği düşüncesiyle, aksi yöndeki çoğunluk gerekçesine katılmıyorum.
Kaynak: DKD Sayı 104
Telefon: +90 (312) 473 84 23
E-Posta: [email protected]
Adres: Çetin Emeç Bulvari Hürriyet Cad. No: 2/12 Çankaya ANKARA